Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinde Gökay Hudut Tabur Komutanlığı’na bağlı Şehit Piyade Er Fehmi Altınordu Hudut Bölük Komutanlığı’nda zorunlu askerlik yaparken 4 asker tarafından dövülerek linç edilen Vanlı Fikret Aydemir olaya ilişkin ilk kez konuştu. Askerlik şubesinde 4 asker tarafından kafasına vurularak komaya sokulan ve kaldırıldığı hastanede beyin kanaması ameliyatı geçiren Aydemir, olay günü yaşananları anlattı. Olayın yaşandığı günün doğum günü olduğunu belirten Aydemir, olayın askeri gazinoda gerçekleştiğini söyledi.
Aydemir, sonrasında yaşananları şöyle anlattı:
“O akşam saat 22.00 civarında mescitte namazımı kılarak gazinoya gittim. Orada biraz televizyon izleyip yatacaktım. Ben sandalyede otururken beni darp eden asker geldi yanımda ayaklarını uzattı. Ben de tam kalkıp yatakhaneye geçmek için onun ayaklarının üzerinden atlamaya kalktım. Ayağım ayağına değince bana ‘senin ayağın nasıl benim ayağıma değer’ diyerek küfürler etti. Ben de pek aldırış etmeden gazinodan çıktım. Orada arkamdan gelerek üstünü çıkararak bana ‘Seni öldürmeden buradan gitmeyeceğim’ şeklinde tehdit etti. Zaten üstüme gelmeye başladığında onun diğer arkadaşları da yanındaydı. Ben ise tek başımaydım. Sonra o asker gazinonun içerisine gidip bir çekpas aldı. Ben arkamı döndüğüm zaman çekpası kafama vurdu. Sersemleştim ve yere düştüm. Onlar vurmaya devam ediyorlardı. Başımdan aşağıya kanlar akıyordu. Sonra birileri beni kaldırıp başımı yıkadılar. Fakat kafamdan çok kan akıyordu. Bir ara kendimden geçtim ondan sonrasını hatırlamıyorum. Beni hastaneye kaldırmışlardı.”
Kendisini linç eden askerle daha önce de tartıştığını belirten Aydemir, “O asker daha öncesinden de bana kafayı takmıştı. Sürekli tehdit edip rahatsızlık veriyordu. Arkadan vurdukları için ben onu görmedim. Beni 4 kişi dövmesine rağmen kimse de ayırmadı. O asker herkesle kavga eden bir askerdi” dedi.
Yaşananlara dair konuşan anne Aliye Aydemir ise, oğlunun linç edilmesinin ardından karakoldan kendisini telefonla aradıklarını söyledi. Kendisine “Oğlunuzun ayağı kaymış, hafif yaralanmış ve hastanededir” dediklerini belirten Aydemir, kendilerinin de karakola; “Önemli bir şey varsa gelelim” dediklerini ancak karakoldan arayan kişinin “gerek yok” cevabını verdiğini ifade etti.
Ardından kardeşinin ısrarıyla Iğdır’a gittiklerini söyleyen anne Aydemir, hastaneye gittiğinde oğlunu kötü bir durumda gördüğünü ifade etti. Aydemir, devamında şunları dile getirdi: “Hastanede oğlumu o halde görünce gözlerime inanamadım. Hastaneye gittiğimde oğlumun başında bir asker bekliyordu. Ona oğlumun durumu nedir? diye sordum. Bir şey söylemedi. Doktorla konuşmaya çalıştık, doktor da bize bilgi vermedi. Oğlum 3 gün hastanede kaldı. Ardından askerler oğlumu alarak ifade için Doğubayazıt’a götürdüler. Biz de onunla birlikte gittik. Oğlumun, gelen müfettişlerle birlikte tek başına bir odada yaklaşık 3 saat ifadesi alındı. İçeride ne söylediler, ne yaptılar bilgimiz yok. Bizi içeriye dahi almadılar. İfadeden sonra tekrar başka bir yere götürülerek oğlumun ifadesi orada da alındı” dedi.
İfadelerin ardından yaralı oğlu ve kendileri için ambulans değil bir taksi çağrıldığını söyleyen Aydemir, “Gelen taksi ile evimize gitmemiz istendi. Oğlum daha yeni hastaneden çıkmıştı durumu çok kötüydü. Ne bir ambulans ne bir destek sundular. Daha sonrasında oğlumuzu ticari taksi ile Iğdır’a götürdük. Yolda oğlumun yine rahatsızlık geçirdi. Iğdır’ın ardından bulduğumuz bir ambulansla Van’a geldik” diye konuştu.
Anne Aydemir, son olarak oğlunu linç eden 4 asker hakkında şikayetçi olacaklarını ve haklarını sonuna kadar arayacağını söyledi.
Şuan evinde tedavi gören Aydemir’in gözlerinde hala şişkinlik ve morluk bulunurken, sol göğüs kafesinde çatlaklar ve başında 47 dikiş duruyor. Her gün pansuman için hastaneye götürülen Aydemir’in bir aylık verilen izni ise 20 gün sonra tamamlanacak. Aydemir, tekrar birliğine götürülecek.
Mezopotamya Ajansı