HDP: Suruç’ta yaşanan iki partinin kavgası değildir



Şanlıurfa’nın Suruç HDP heyeti inceleme yaptı. Açıklamada, kamera görüntülerinin incelenmesi için çağrı yapıldı.


HDP heyeti Suruç’ta incelemelerde bulundu. İncelemelerde bulunan heyet ardından basın açıklaması düzenledi. Şanlıurfa Valiliği, olaylarda 3 kişinin öldüğünü, 10 kişinin de yaralandığını açıklarken, HDP ise olaylarda 3’ü esnaf 5 kişinin öldüğünü belirtti.

‘Suruç’ta yaşananlar iki partinin kavgası’ değildir diyen HDP Diyarbakır milletvekili Nimetullah Erdoğmuş “Suruç’taki olay iki parti arasında yaşanan bir kavga değil, iktidarın dilinin bir faturasıdır. İktidar bu dilini derhal düzeltmelidir. Tahrikler asla bizi yanlışların içine sokamaz, ancak elbette ki bunun peşini de bırakmayacağız.” dedi.

İnceleme heyetinde bulunan Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş ise olayların provokasyon olduğunu belirtti. Beştaş, “Olayın sorumlusu HDP’yi, bizleri sürekli hedef gösteren Erdoğan’dır, saldırılara sebep verecek bir dilin kullanılmasıdır. Olay yerinde hem MOBESE hem de esnaf kameraları var. Bu kayıtları derhal istiyoruz. Kameralarda olay nasıl gerçeklemiş bugün açıklayın, görgü tanıkları anlatıyorlar. Savcılığa da çağrı yapıyoruz deliller karartılmadan toplayın, yoksa sorumluluktan kurtulamazsınız” dedi.

Gazete Duvar

*****

Görgü tanığı: Suruç’ta yaşananların 3 günlük geçmişi var

Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde seçim çalışması yapan AK Parti Milletvekili İbrahim Halil Yıldız ile ziyaret ettiği esnaf arasında tartışma çıktı. Şanlıurfa Valiliği, olaylarda 3 kişinin öldüğünü, 9 kişinin de yaralandığını açıklarken, HDP ise olaylarda 3’ü esnaf 5 kişinin öldüğünü belirtti.

Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın seçim çalışmaları sırasında çıkan kavgada, milletvekilinin kardeşi Mehmet Yıldız ve ilçe esnafından Esvet Şenyaşar ile oğulları Celal ve Adil Şenyaşar, hayatlarını kaybetti.

BBC’nin yerel tanıklara dayandırdığı habere göre bu olayın üç gün önceye uzanan bir geçmişi var. 3 gün önce yine aynı milletvekilinin, esnaf çarşısındaki aynı dükkan sahibinden oy istediği, dükkan sahiplerinin ise ‘Bizden size oy çıkmaz’ dediği, gerilimin de burada başladığı iddia edildi.

 

Güvenlik kaygısıyla isminin açıklanmasını istemeyen görgü tanığı, şunları anlattı; “Suruç’ta ‘Bir Milyoncular Caddesi’ olarak bilinen caddede, 20 yıldır esnaflık yapıyor, Celal Şenyaşar ve kardeşleri. Büyük bir mağaza bu ve adı İstanbul Ucuzluk Pazarı. Esnaf olarak da tanışırız. Babaları Esvet Şenyaşar eski DBP yöneticisiydi ama çocukların seçimlerde HDP’ye oy verme dışında partiyle herhangi bir bağları yoktu.

“Dört kardeşin en küçüğü öğretmen. O da, yaz tatili diye dükkanda. Dükkanıma gitmek için çarşıya girdiğimde, büyük bir kalabalık gördüm. Kendi dükkanıma varmadan, silah sesleri geldi.

“Milletvekilinin koruması da olan kardeşi Mehmet’in, Celal ağabeyi vurduğunu gördüm. Sonra Celal ağabey yere yığıldı.”

Görgü tanığı, dükkândakilerin saldırıya bıçaklarla karşılık verdiklerini aktarırken, milletvekilinin koruması olarak orada bulunan sivil polislerin kendilerini olay yerinden uzaklaştırdığını, bu sırada silah seslerinin arttığını söyledi.

Tanığın ifadeleri şöyle devam etti:

“İlk anda esnaf silah sıkmadı, milletvekilinin yanındakiler silah çekince, esnaf da dükkandaki bıçaklarla kendilerini savunmaya çalıştı. Ama sonra esnafın elinde de pompalı gördüm.

“Polis dükkana girmemize izin vermedi. Bizi uzaklaştırınca silah sesleri daha da arttı. Büyük bir çatışma oldu. Celal ağabeyi yerdeyken gördüm. Diğer üç kardeşi de yaralıydı ama durumları çok ağır görünmüyordu. Diğer kardeşin hastaneye gittikten sonra öldüğünü duyduk.”

Bu çatışmanın ardından hastanede yaşananlar konusunda gün boyunca çelişkili bilgiler geldi.

Suruç’tan gelen haberlerde, milletvekilinin yakınlarının hastaneye kaldırılan Şenyaşar ailesinin mensuplarına hastanenin acil servisinde saldırdıkları öne sürüldü. Bu saldırıda Şenyaşar kardeşler ile çocuklarının akıbetini öğrenmek için hastaneye gelen baba Esvet Şenyaşar’ın öldürüldüğü de iddia edildi.

BBC Türkçe’nin görüştüğü görgü tanığı, kendisinin de duyumlarının bu yönde olduğunu belirterek, “Milletvekilinin yakınları hastaneyi basmış, yaralı kardeşi öldürmüş, baba Esved de hastaneye gitmiş onu da öldürmüşler” diyor.

Ayrıca Kontrol Et

Özgür Ülke’yi de Susturamadılar Özgür Basını da!

Özgür Ülke Gazetesi’nin bombalanmasının 30. yılında İstanbul Kadırga’da bir basın açıklaması yapıldı. Dönemin başbakanı Tansu Çiller’in “bertaraf edin” direktifiyle TNT kalıpları kullanılarak bombalanan Özgür Gündem saldırısı sırasında dağıtımcı Ersin Yıldız hayatını kaybetmiş, yirmi bir çalışan da yaralanmıştı.