Sarkuysan işçisinden mektup: Dayanışma yaygınlaşmalı!



Sarkuysan işçisi yazdığı mektupta dayanışmanın önemini vurguladı


Gebze’deki Sarkuysan işçisi, Evrensel’e yazdığı mektupta işçilerin ortak taleplerini sıraladı. İş cinayetlerine isyan edilen mektupta dayanışma çağrısı yapıldı. Mektubu yayınlıyoruz:

İnsan belli bir yaş olgunluğuna gelmeden bilemiyor bazı sözcüklerin değerini. Alınteri ne demek, emek ne demek. Ama zaman geçtikçe, sorumluluklarımız artıkça biz de değişiyoruz. Dün de kalan o gördüğü her şeyi isteyen çocuk olmaktan çıkıyoruz. Kursağımızdan geçen helal ekmeğin nereden geldiğini, nasıl kazanıldığını yaşayarak öğreniyoruz. Yaşamak zor zanaat.

 

Hele bir de ekmek kavgasına erken atılmak zorunda kaldıysak en temel insani ihtiyaçlarımızı karşılamanın zorluğunu görüyoruz. Kimi zaman ilkokulda bizlere sorulan büyüyünce ne olacaksın soruları geliyordur aklımıza. Ezberletilmiş gibi çoğumuz ya öğretmen ya doktor ya da buna benzer popüler meslekleri söylemişizdir. Zor zanaat değil mi kardeşler işçi olmak?

 

Dertlerimiz aynı, sorunlarımız ortak. İş garantisi istiyoruz, bizim için işsizlik açlık demektir. İşten atmaların yasaklanmasını istiyoruz. Ücret zammı istiyoruz, her gün her şeye yapılan zamlar karşısında, zaten düşük olan ücretlerimiz sürekli eriyor. Çalışma koşullarımızın iyileştirilmesini istiyoruz, çünkü her yıl binlercemiz iş kazalarında ölüyor, sakat kalıyoruz, meslek hastalıklarına yakalanıyoruz. Çalışırken ölmek istemiyoruz.

 

Çalışma sürelerinin kısaltılmasını istiyoruz, çünkü kendimize ve ailemize daha fazla zaman ayırmak istiyoruz. Biz sürekli çalışan makine parçası değiliz. İnsanız. Sosyal haklar istiyoruz, çünkü yıllarca ödediğimiz prim ve vergilerin karşılığını almak, işverenlere ucuz kredi olmasını istemiyoruz. İşsizlik Fonu’nun yağmalanmasına hayır diyoruz. Mezarda emekli olmak istemiyoruz. İnsanca yaşayacak vergiden muaf asgari ücret istiyoruz, ücretlerimizden yapılan vergi kesintilerinde adalet istiyoruz. Sendikalaşma hakkımızın önündeki engellerin kaldırılmasını, grev yasaklarına hayır diyoruz. Aynı koşullarda yaşıyor, birlikte üretiyoruz. Ama haklarımızı tek başımıza elde etmeye çalışıyoruz. Neden?

 

Alın teri nasıl dönüşür kana, preste kalan parmaklardan nasıl olur da akar damla damla kan makineye. Dul kadınlar, yetim çocuklar ekmek getirmek için yolladıkları eşlerinin, babalarının ölüsüne bile hasret kalmadılar mı maden ocaklarında? Tan ağarırken kalktığımız yataklardan erkenden düşeriz fabrika yollarına. Hepimizin aklında ve yüreğindedir, helal ekmek kavgası.

 

Bizim kursağımızdan geçmez haram ekmek.

 

Bu kadar az misafir kaldığımız şu dünyada yok pahasına çalışmak da nedir? Ekmek için sakat kalmak, hatta ölmek nedir? Şu hayatta onurdan ötesi, alın teriyle kazanılmış ekmekten güzeli var mıdır?

 

Biz Sarkuysan işçileri olarak dertlerimizi, sıkıntılarımızı, acılarımızı, sevinçlerimizi önemsersek bir ve birlikte olabilirsek kazanabiliriz.

 

Unutmayalım ki birlikten kuvvet doğar. Bunun için biz Sarkuysan işçileri olarak temsilcilerimizin de katkısıyla fabrikamızdaki işçi kardeşlerimizle birlikte sendikamız Birleşik Metal-İş’te örgütlenen BBS işçileriyle dayanışma içinde olduğumuzu belirtmek için BBS’ye dayanışma ziyaretinde bulunduk. Sendikalaştıları için işten atılan Flormar işçisi kardeşlerimizden bir grup işçi kardeşimizi, temsilcilerimiz fabrikamıza davet etti. Vardiya giriş çıkışında bir araya gelip Flormar’daki gelişmeleri işçi kardeşlerimizin ağzından dinledik, 23 Ekim’de yapacakları dayanışma gecesine çağrılarını ayrıca Gebze Sendikalar Birliği’nin aynı gün yapacağı basın açıklamasına katılımı hep birlikte konuştuk, dayanışmanın önemine dikkat çektik. Şunu da söylemek isteriz ki bugüne kadar yapılan duyarlı bir grup işçi kardeşlerimizle gerçekleşen dayanışma ziyaretleri elbette önemlidir ancak Sarkuysan fabrikasında vardiya giriş ve çıkışlarında tüm işçilerle yapılan ve Flormar işçilerinin de katıldığı dayanışma etkinliğimizin yaygınlaşmasının, iş kolu-sendika ayrımı yapılmaksızın elden geldiğince sayısının çoğaltılmasının önemine de dikkat çekmek istiyoruz. Fabrikamız önünde Flormar işçilerinin de katıldığı dayanışma toplantımız hem bizlerde hem de Flormar işçisi kardeşlerimizde olumlu etkiler bıraktı. Örneğin Flormar’la dayanışma gecesi için 100’e yakın bilet Sarkuysanlı işçi kardeşlerimiz tarafından alındı. Ve gördük ki ekmek direnişle direniş dayanışma ile kazanılır. Fabrikamız Sarkuysan önünde yapılan dayanışma etkinliğini çoğaltırsak, yaygınlaştırırsak biz kazanırız. Emeği geçen tüm arkadaşlara ayrıca teşekkür ediyoruz. Gücümüz birliğimizden gelir. O zaman birleşmek için işbaşına.

Ayrıca Kontrol Et

‘Ekmek bulduklarına şükretsinler’ hesabı…

Onlar açısından her şey olağanüstü bir dönemi imliyor. Kılıçların çekildiği, emekçilere “kemerlerinizi daha fazla sıkın” diye buyrulduğu olağanüstü bir dönem…