Yüzlerce işçinin yaşamını yitirdiği, 2 milyondan fazla ağacın kesildiği, işçilerinin tutuklandığı 3’üncü Havalimanı’nın açılışı bugün yapılıyor. Prof. Dr. Beyza Üstün, “İşçiler katlediliyor hükümet şov yapıyor” derken, İnşaat İş’ten Kadir Kurt ise, “Cumhuriyet Bayramı’nı kimsesizler mezarlığında kutluyorlar” dedi.
İstanbul’da AKP’nin 16 yıllık iktidarı boyunca imza attığı yüzlerce proje, sosyo-kültürel ve ekolojik yıkımı da beraberinde getirdi. Bu durum Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Biz bu şehre ihanet ettik, hala da ihanet ediyoruz” sözleriyle itirafa dönüşürken, bugün açılışı yapılacak olan 3’üncü Havalimanı kentin tek nefes aldığı Kuzey Ormanları’nı büyük bir bölümünü yok etti. 76,5 milyon metrekarelik alanda yapılan havalimanı için uzmanlar 2 milyondan fazla ağacın kesildiğini söylüyor.
AÇILIŞ BİR YIL ERTELENDİ
Havalimanı temeli için düzenlenen tören Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla 7 Haziran 2014’te gerçekleşti. Erdoğan törende bir yıl önceki Gezi Direnişi’ne gönderme yaparak “Biliyorsunuz geçen yılın Mayıs ayında bazı gezizekalılar türedi. Bu gezizekalılar bu havalimanını hazmedemediler. Çünkü onların böyle devasa bir havalimanın yapılmasını tahayyül etmesi mümkün değildi” şeklinde konuştu. Erdoğan açılış tarihi için ise 29 Ekim 2017’yi gösterirken, havalimanı belirtilen tarihten 1 yıl sonra tamamlanmamasına rağmen açılışı yapılacak.
‘İŞÇİ MEZARLIĞI’
İstanbul’daki ekolojik dengeleri bozmasının yanında, havalimanı işçiler için “mezarlığa” dönüştü. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) bakanlıktan aldığı verilere göre havalimanında bu güne kadar 38 işçi yaşamını yitirdiği belirtildi. Yalnız havalimanında yaşamını yitiren işçilerin sayısının 400’ü aştığı ifade ediliyor. Nitekim geçtiğimiz günlerde rögarda cansız bedeni bulunan işçinin kim olduğu açıklanmazken, bu işçi ile ilgili herhangi yetkili merci de bir açıklamada bulunmadı.
‘37 TUTUKLU İŞÇİ İLE AÇILIYOR’
İşçiler kötü çalışma koşullarına ve iş cinayetlerine karşı biriken öfkelerini 14 Eylül’de eylem yaparak gösterdi. On binlerce işçi çalışma koşullarının düzeltilmesi için iş bırakma eylemi yaparak şantiyeyi işgal etti. İşçilerin şirket yönetimine ilettikleri 16 maddelik listede “eyleme katılan işçilerin işten atılmaması, servis sorununun çözülmesi, yatakhane ve banyo temizliklerinin düzenli yapılması, tahtakurusu sorununun giderilmesi, maaşlarının tamamının hesaba yatırılması, ödenmeyen ücretlerin ödenmesi” gibi talepler yer aldı. Şirket bu talepleri kabul etmezken, jandarma sabaha karşı işçilerin koğuşlarına baskın yaparak 600’e yakın işçiyi gözaltına alındı. Mahkemeye çıkarılan 37 işçi tutuklandı. İşçiler ile dayanışma içinde olan Devrimci Yapı İş Sendikası (Dev Yapı-İş) Genel Başkanı Özgür Karabulut’ta tutuklananlar arasında yer aldı.
2 GÜN KALA 100 İŞÇİ İŞTEN AYRILDI
İşçilere yönelik baskılar artarak devam ederken 22 Ekim’de maaşlarını alamayan 100 işçi iş bırakma eylemi yaptı. İGA firmasının yetkileri ile görüşen işçilere 27 Ekim Cuma günü maaşlarının yatırılacağı ifade edildi. Ancak işçiler maaşları yatırılmadığı sürece iş başı yapmayacaklarını ifade etti. Cuma günü de maaşları yatırılmayan işçiler, eylemlerini farklı bir boyuta taşımak için Cumartesi günü bir araya geldi. Maaşları yatırılıncaya kadar iş başı yapmayacak olan işçiler işten ayrılma kararı aldı. Havalimanı açılışı 2 gün kala 100 işçi daha işten ayrılmış oldu.
‘ŞOV YAPILIYOR’
İnşaat ve Yapı İşçileri Sendikası (İYİ-SEN) Genel Başkanı Ali Öztutan, “İşçilere Cuma günü ödeme yapacakları sözünü verdiler ama bu sözlerini yerine getirmediler. Arkadaşlarımızın 3 aylık maaşlarını ödemediler. İşten ayrılarak hukuki süreç sürdürmek istediler. Bu sorun sadece bu firmanın yaşadığı bir sorun değil. Diğer firmalar da bu durumun meydana geldiğini öğrendik. Birçok yerde ödeme yapılmadığına dair bilgi aldık. İşçi arkadaşlarımızı maaşları ödenmemiş durumda” dedi.
Açılışın sadece bir gösteriş olduğunu sözlerine ekleyen Öztutan, “Türkiye büyüyor, gelişiyor” algısının yaratılmaya çalışıldığını söyledi. Bir yandan bu algı oluşturulurken diğer yandan yüzlerce insanın yaşamını yitirdiği bir gerçeklik olduğunu ifade eden Öztutan, “Onlarca insan emeğinin karşılığını alamadan kapının önüne konuldu. O şantiye halen devam ediyor. Tamamı bitmeden bir açılış gerçekleştiriliyor. Şantiye devam ederken açılış yapılması ile işçiler yeni tehlikeler ile karşı karşıya kalacaklar. İşçiler çok ağır iş koşulları altında kaldıkları şantiyede emeğinin karşılığını alamıyor ama açılış ile yapılmak istenen bir şov var” dedi.
‘BU BİR KATLİAMDIR’
3. Havalimanı İşçileriyle Dayanışma Platformu Üyesi Prof. Beyza Üstün, 3’üncü Havalimanının açılışına ilişkin “Bu bir katliamdır” dedi. İşçilerin 14 Eylül’de yaptıkları eylemi hatırlatan Üstün, “Bu grevin sonucunda binlerce işçi greve gitti. Sendikalı, içinde sendika yönetici arkadaşlarımızın da olduğu, örgütlü olan 37 arkadaşımız tutuklu. Oradaki yaşam koşullarından kaynaklı greve gittiler. Yine bunun yanı sıra içerde 3-4-5 ay alacağı olan işçiler var. Kendi el yazılarıyla kurtlu yiyecekleri yediklerini ifade ettiler. Çamurlu, sulu balçık yerlerde uyuyorlar. Böyle ilkel koşullardaki yaşamı artık daha fazla yaşamak istemediklerini söylediler ve 14 Eylül’de de cezalandırıldılar” diye konuştu.
‘İSYANDAN BU YANA 3 İŞÇİ ÖLDÜ’
Yaşamını yitiren işçilere değinen üstün, “Ölümler devam etti. Bu isyanın olduğu günden bu yana 3 tane işçi öldü. Biri tesadüfen bulundu kim olduğu belli değil. Yabancı uyruklu olduğu düşünülüyor. Düşünün bu kadar kolay bir rögarda ceset tesadüfen bulunabiliyor. Bulunmazsa kim vurduya gidecek. Hiç birimizin haberi olmayacak. Bu hız ve katliam burada binlerce ölümü gerçekleştirdi, bizim haberimiz yok. Zaten işçilerde bunu söylüyor. Yanı başımızda ölen arkadaşımızdan bizim bile haberimiz olmaz. Sizin hiç olamaz diyorlardı. Gerçekten de öyle” diye ifade etti.
Şirketlerin kalkınma için o alanda bulunan her şeyi yok ettiğini sözlerine ekleyen Üstün, “Bunun yaptırımında ısrarlı olan AKP ve onun yöneticisi de kendi egemenlik şovunu yapıyor. Tam bir faşizm ve katliam sürüyor ve birileri kalkınıyor. Kalkınan halklar ve işçiler değil, yok olan oradaki canlılar, o bölgede yaşayan insanlarında tarım alanları ve yaşam alanları ellerinden zorla acele kamulaştırmalarla alınıyor. Bu işlem bu hız ve bu ısrarla sürüyor” dedi.
‘KİMSESİZLER MEZARLIĞI’
İnşaat İşçileri Sendikası (İnşaat İş) Örgütlenme Sekreteri Kadir Kurt da, “Bu açılış Türkiye’nin cumhuriyet tarihinin yüz karası olduğunu belirtmek isterim. Çünkü 29 Ekim Cumhuriyet bayramında yapılıyor. Cumhuriyet rejimi için kimsesizlerin kimsesi derler. Fakat böylesi bir anlam yükledikleri bir günü adeta bir kimsesizler mezarlığında kutluyorlar. Bunu kutlarlarken, Türkiye’nin bu topraklarda en yalnız en sahipsiz insanı bence inşaat işçisidir. Onları dışlayarak, onları yaptıkları alana sokmayarak işçinin emeği üzerinden bir projenin açılışını yapıyorlar. Bu Türkiye tarihinin utanç tablosunu hep beraber izleyeceğiz. Devletin kişiye ne kadar yabancılaştığını bugün hep beraber izleyeceğiz” şeklinde konuştu.
MA / Sadiye Eser