‘Lice Katliamı davasında sanık beyanına göre mütalaa hazırlandı’



İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Lice Katliamı davasının 14’üncü duruşmasına katılan Liceliler, savcının beraat istemesine tepki gösterdi.


Diyarbakır’ın Lice ilçesinde, 22 Ekim 1993 tarihinde 15 sivilin, bir askerin ve dönemin Jandarma Bölge Komutanı Bahtiyar Aydın’ın öldürülmesi ile ilgili açılan davanın 14’üncü duruşması İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor. Duruşmaya mağdurlar, mağdur avukatları ve Diyarbakır Baro Başkanı Cihan Aydın katıldı.

Davanın 12’nci duruşmasında mütalaasını açıklayan savcı, müebbet hapis cezası istemi ile yargılanan dönemin İl Jandarma Komutanı Eşref Hatipoğlu hakkında beraat kararı verilmesini istemişti. Savcı beraat talebini ‘delil yetersizliği’ne dayandırmıştı. Ancak mağdur avukatlarının buna itirazı vardı.

‘JANDARMA KOMUTANI KÖYLÜLERİ MEYDANA TOPLAYIP, SİZ DAHA YAŞIYOR MUSUNUZ DEDİ’

İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada mağdur avukatlarının süre talebi ve sanık Eşref Hatipoğlu’nun sanık olduğu diğer dosyasının celbi talepleri reddedildi. Duruşmada söz alan mağdur Şiyar Kaymaz, savcılığın delil yetersizliği gerekçesine tepki gösterdi. Kendisinin olayın mağduru ve tanığı olduğunu hatırlatan Kaymaz, “Sanığın alacağı cezanın benim için önemi yoktur. Önemli olan hâlâ devlet içinde bu olayları yapacak kişilerin var olmasıdır. Ben olay tarihinde 13 yaşındaydım. Eşref Hatipoğlu 23 Ekim 1993 tarihinde, olayın ertesi günü tüm Licelileri meydana topladı. Yüzümüze bakarak ‘siz daha yaşıyor musunuz’ dedi. Ben buna tanık olduğumu söylüyorum, siz gözümüzle gördüğümüz şeye inanmıyorsunuz” dedi.

LİCE MAĞDURLARI ADALET İSTEDİ

Duruşmada diğer mağdurlar da söz aldı. Olaylar sırasında askerden yeni geldiğini anlatan Etem Özer, Lice’de yaşanan olaylara tanık olduğunu belirterek, sanığın cezalandırılmasını istedi. Yahya Yiğitel ise davanın İzmir’e taşınmasının ardından hak arayışlarından vazgeçmediklerini söyledi. “Adaleti aramak için 4 bin kilometre yol kat ettim geldim” diyen Yiğitel, “Evim gözümün önünde yakıldı. Eşref Hatipoğlu yanında da Ünal Erkan vardı. Gözümle gördüm neden inanmıyorsunuz” diye sordu.

‘DAVANIN AVUKATLARINDAN BİRİ TUTUKLU BİRİ KATLEDİLDİ’

Diyarbakır Baro Başkanı Cihan Aydın ise Lice davasının ‘güvenlik’ gerekçesiyle il il gezdirilmesini eleştirdi. Lice dosyasının Diyarbakır’dan Eskişehir’e oradan da İzmir’e gönderildiğini ifade eden Aydın, “Siz de İzmir’den oturup Lice dosyasına bakıyorsunuz. Keşif dahi yapma ihtiyacı duymuyorsunuz. Israrlı talebimizi de reddediyorsunuz. Bu dosyada sanıkların da, sanık müdafiilerinin de güvenlik sorunu yoktur. Temizöz davası 4 yıl Diyarbakır’da görüldü. Sorun yaşanmadı. Bu dosyada Tahir Elçi ve Selçuk Kozağaçlı katılan vekilleriydi. Bugün Kozağaçlı tutuklu, Tahir Elçi katledildi. Varsa bizim için güvenlik sorunu vardır” ifadelerini kullandı.

’16 LİCELİ ÖLDÜRÜLDÜ, DAVA 25 YILDIR SÜRÜYOR SAVCININ MÜTALAASI 2 PARAGRAF’ 

Mağdur avukatı Yunus Muratakan, savcının beraate ilişkin talebine tepki gösterdi. Dosyada çok sayıda ifade ve çok sayıda delil olduğunu belirten Muratakan, “Klasörlerce verilen ifadeler, toplanan deliller, bilirkişi incelemesi dahi yapılmayan mevcut otopsi raporları. Dava açıldığında dosya 4 klasördü, şimdi 27 klasöre çıkmış. Her kurumdan evrak gelmesine rağmen iddia makamı hiçbir delil gelmemiş gibi sanığın ifadelerini mütalaa olarak dosyaya bırakmış. 16 Licelinin öldürülmesine karşın 25 yıldır sürüncemede bırakılan davada savcının verdiği mütalaa 2 paragraf. Yani 20 satır.  Kaçak yapılan yargılamada bizden kaçırarak dinlediğiniz sanık Eşref Hatipoğlu’nun beyanlarını emsal alarak mütalaa hazırlanmıştır” dedi.

‘LİCE’DE TANK VE TOPLARLA 11 SAAT KİME KARŞI OPERASYON YAPILDI?’

Muratakan, savcının beraat talebi gerekçeleri arasında sırladığı ‘Lice’de çatışma çıktı’ iddiasına da değindi. Olay günü Lice’de çatışma çıktığına dair tek bir kanıt olmadığını ifade eden Muratakan, “Savcılık mütalaasında, ‘Olay günü örgüt mensupları ile çatışma yaşanmış, örgüt üyeleri öldürülmüştür’ diyor. Ancak bir tane örgüt mensubuna ait otopsi raporu yok. 27 klasörde tek bir tane örgüt mensubunun kimliği yok. En az 11 saat tank ve toplarla süren operasyon kime karşı yapılmıştır? Öncelikle bunun açıklığa kavuşturulması gerekiyor” dedi.

Avukatların savunmalarının ardından duruşmaya ara verildi.

TEK SANIKLI LİCE DAVASI

Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 22 Ekim 1993 tarihinde, 15 sivil, bir asker ve dönemin Jandarma Bölge Komutanı Bahtiyar Aydın öldürüldü, 36 kişi ise yaralandı. Lice’de devam eden olaylar sırasında 402 ev ve 242 işyeri yakılarak yağmalandı. Lice’de yakınlarını kaybeden mağdurların 20 yıllık adalet mücadelesinden sonra zamanaşımına bir gün kala, iddianame 16 Ocak 2015 tarihinde kabul edilerek dönemin İl Jandarma Komutanı Eşref Hatipoğlu ve JİTEM Tim Komutanı Tünay Yanardağ hakkında dava açıldı. Hatipoğlu ile Yanardağ hakkında ‘Taammüden öldürme’, ‘Halkı isyana ve birbirini öldürmeye teşvik’, ‘Cürüm işlemek üzere teşekkül oluşturma’ suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 24 yıla kadar hapis cezası istendi. Sanıklardan Tünay Yanardağ Ağustos 2015’te hayatını kaybettiği için Hatipoğlu davanın tek sanığı olarak kaldı.

Artı Gerçek

Ayrıca Kontrol Et

Belediye Önündeki Meclis Toplantısında Konuşan Ahmet Türk: Benim İdiğim Belli, Sizin Ne Olduğunuz Belli Değil

Mardin Büyükşehir Belediyesi'nin seçilmiş meclis üyeleri meclis toplantılarını yapmak zere polis ablukasına alınan belediye binasına yürüdü. Binaya girmeleri engellenen seçilmişler toplantıyı bina önünde gerçekleştirdi. Burada konuşan Ahmet Türk, Erdoğan'ın sözlerine tepki göstererek, “Benim idiğim belli, ama sizin ne olduğunuz belli değil” dedi.