Alınteri Gazetesi 21. Yüzyıla Sosyalizmi Yazacağız!
Ankara’nın Altındağ ilçesindeki Mobilyacılar Sitesi’nde bulunan 4 katlı fabrikada dün akşam çıkan ve beş Suriyeli işçinin hayatını kaybedip, beşinin de yaralı kurtarıldığı yangına ilişkin açığa çıkan bilgiler, patronların işçinin canına bir merdivenin maliyeti kadar bile değer vermediklerini bir kez daha gösteriyor.
İşçiler sigortasız ve düşük ücretle çalışıyordu!
Yangında hayatını kaybeden işçilerin sigortasız-güvencesiz ve Türkiyeli bir işçinin ücretinin üçte biri oranında bir ücretle çalıştırıldıkları; bizzat atölye sahipleri tarafından anlatılıyor.
Bu gerçek Suriyeli işçilerin patronlar ve onların düzeni için taşıdığı anlamı bir kez daha yüzümüze çarptı.
Yangın merdiveni yok!
Açığa çıkan diğer bir gerçek de mobilya gibi yangın riski yüksek bir işin yapıldığı fabrikada yangın merdiveninin olmaması.
Cumhuriyet’teki habere göre fabrikada dün başlatılan incelemeler bugün de sürdü. Sabah saatlerinde polis ekipleri fabrika çevresinde güvenlik şeridi çekerek inceleme yaptı. Olay yeri inceleme ekipleri fabrikada delil topladı. Genellikle eski yapılardan oluşan Mobilyacılar Sitesi’ndeki 4 katlı fabrikada yangın merdivenin olmadığı görüldü. Fabrikanın ön ve arka kısmında yangın merdiveni bulunmazken, sağ ve sol bitişiğinde ise üretim atölyelerinin olduğu gözlendi. Bu atölyelerde de yangın merdiveninin olmaması dikkat çekti.
Bakanlık ölüm olunca müfettiş görevlendirdi!
Çıkan yangın sonrasında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı. Ayrıca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı da müfettiş görevlendirdi.
Oysaki aynı yerde bir süre önce de yangın çıktığı belirtiliyor! Bakanlıklar şimdiye kadar yapmadıkları denetimleri en azından o zaman gerçekleştirebilirdi. Fakat Türkiye burası! Ölüm olmadıkça, patronların keyfi kuralsız düzenini küçük de olsa zora sokacak hiçbir denetim de olmuyordu! Ki ölüm olduğunda bile bu denetimlerin ne ölçüde yapıldığını da Soma Katliamı ve diğer iş cinayetlerinden sonra tepkiler karşısında atılan kimi adımların daha sonra terkedilmesinden biliyoruz.
Patronlar ‘eski binalar’ savunmasının arkasına sığındı
Sitede işletme sahibi olan patronlar da burasının eski yapılardan oluştuğunu belirterek, yangın merdiveni olmamasını meşrulaştırmaya çalıştı. Hiçbir atölyede yangın merdiveni bulunmadığını, yapıların buna uygun olmadığını söyleyen atölye sahipleri bu açıklamalarıyla denetim yapmakla görevli kurumların yangına da ölüme de davetiye çıkaran bu vurdumduymazlığın parçası olduklarını gösteriyor.
İtfaiyeyi suçladılar!
Atölye sahipleri ortaya çıkan gerçeğin üstünü kapatamayacaklarını anlayınca sorunu yapıların eskiliğine bağlayarak işin içinden çıkmaya çalışırken, işçilerin ölümünün faturasını da onları dinleyip ön camların delerek içeriye girmeyi kabul etmeyen itfaiyeye kesmeye kalkıştılar. İtfaiye “bunu yaparsak patlama olur” itirazında bulunmayıp, yapsaymış işçiler kurtarılabilirmiş onlara göre!
Kısacası nereden baksanız kolektif bir cinayet şebekesi gibiler… Ankara’daki yangın işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerini denetlemekle görevli devlet kurumları, işçinin kanına sudan ucuz muamelesi yapan patronlarıyla bu düzenin kokuşmuş ruhunun yeni bir fotoğrafı oldu.
