Erdoğan ‘darbe mekaniği’nin devrede olduğunu ilan etti

31 Mart yerel seçimlerine birkaç gün kalmışken burjuva iktidar blokunun kılıç sallamaları da daha pervasız bir nitelik kazandı. Daha doğru tanımla son yılların “alışılmış” “darbe mekaniği”, bu sefer seçimler sonuçlanmadan devreye sokuldu. Miting meydanlarından yapılan hakaretler, salınan tehditler, yalan ve şovenizmi köpürtmek üzerinden kurulan söylem; seçime birkaç gün kalmışken kayyımların aslında hazır olduğunun bizzat Tayyip Erdoğan tarafından ilan edilmesiyle daha net bir ifade kazandı.

Erdoğan dün Çankaya Köşkü’nden gerçekleştirilen bir televizyon yayınında kayyımların bir kez daha “teröre yardım ve yataklık yapmanın, destek vermenin, propagandasını yapmanın, terörü finanse etmek” gibi gerekçelere dayandırılacağını ilan ederek, YSK’nin gerekli GBT’leri yapmadığını, yapmış olsaydı birçok adayın adaylığını kabul etmeyeceğini vurguladı.

“Bedeli vardır”, “peşinen söyleyelim istedik” gibi hüküm cümleleriyle dolu o konuşmada Erdoğan şunları söyledi:

Milleti ile omuz omuza olması gereken belediye başkanları terör örgütleri ile omuz omuza oluyorsa bunun elbet bir bedeli vardır, olacaktır. Ben bunu peşinen söyleyeyim istedik. Millet teröristten talimat alan, sorguya çekilen, tokat yiyen değil, kendisine hizmet eden belediyecilik istiyor. Burada birçoğunun künyesinde ne var ne yok, GBT’sinde ne var ne yok, YSK bu GBT olaylarını peşinen tam manasıyla dört dörtlük çıkartmıyor, bunların çıkması, bunların da aday olamaması lazım. Sayı çok olduğu için herhalde bunlarla başa çıkamıyor. Seçim akşamı iş bitti, neticeler belli oldu, bunların içinde terörle ilgili, iltisaklı, suç işlemiş olanlar varsa, biz artık 5-6-7 sene bekleyemeyiz, anında gereğini savcılıklar yasal olarak yapacaktır. Bu milletin parasını çarçur edecek olanlara buralar teslim edilmeyecektir.

Kısacası AKP cenahı faşist rejimin yerellerde de gücünü pekiştirmesi anlamına gelen bu seçimlerde sandığı değil, kafasındaki planı uygulayacağını, sandık sonuçlarına zerre önem vermediğini, o sonuçları hileyle değiştirmeye bile gerek görmeden açık bir saldırganlıkla yok sayacağını önden belirtmiş oldu.

Asıl meselenin 31 Mart sonrası olduğunu bir ez daha hatırlatarak…