Katliamın hazırlıklarından haberdar olunduğunu yazdı, WhatsApp grubundan çıkarıldı



Cumhuriyet’ten Alican Uludağ, “Emniyet 8 gün önceden Ankara’daki gar katliamı hazırlığını biliyormuş” haberinden sonra Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın gazetecileri bilgilendirdiği WhatsApp grubundan çıkarıldı.


Cumhuriyet Gazetesi muhabiri Alican Uludağ, bugün yaptığı “Emniyet 8 gün önceden Ankara’daki gar katliamı hazırlığını biliyormuş” haberinden sonra Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın gazetecileri bilgilendirdiği WhatsApp grubundan çıkarıldı.

Olayı Twitter hesabından duyuran Uludağ, “Bu haber üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, gazetecileri bilgilendirdiği WhatsApp grubundan beni çıkardı. Basın hürriyeti anayasal bir haktır, keyfi kararlar gerçeklerin üzerini örtemez. Bir atasözü de der ki; ‘Mahkeme kadıya mülk değildir‘” dedi.

Uludağ bugünkü haberinde savcılığın 10 Ekim Katliamı’yla ilgili 9 klasörlük delil dosyasını mahkemeden ve müştekilerden sakladığının ortaya çıktığını belirterek, bu dosyalardaki kritik bilgilerden biri hakkında ayrıntılı bilgi vermişti.

Dosyadaki bu bilgi, 10 Ekim Katliamı’ndan 11 gün önce, canlı bombalara Ankara’ya kadar eskortluk yapan sanık Yakup Şahin’in Antep’in Nizip ilçesinde bir gübre bayisinden amonyum nitrat almaya çalıştığının Gaziantep Emniyet’i tarafından bilindiğini gösteriyor.

Belgelere göre, gübre bayisinin ihbarı üzerine Emniyet Şahin’in kimliğini tespit etti. Fakat, TEM ve İstihbarat Şube, katliamdan 8 gün önce kendisine bildirilen bu duruma karşın hiçbir işlem yapmadı.

36 IŞİD’linin yargılandığı katliam dava dosyasının “kayıp” 9 klasörü, mahkemenin davada karar verdiği tarihten 1.5 yıl sonra “kimliği tespit edilemeyen kişi” tarafından Ankara Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu’na bırakıldı.

Cumhuriyet’in ulaştığı belgelere göre, Nizip Emniyet Müdürlüğü’nü 30 Eylül 2015 tarihinde saat 17.45’te arayan bir kişi, “Fıstık hali karşısında Özdemir Tarım İlaç Bayisiyim. Terör olayları ile ilgili olarak Nizip’te bir istihbarat var mı? Az önce şüpheli bir şahıs benden gübre istedi. ‘33 Nitrat gübreyi zimmetle satmak zorundayız’ dedim. Bunu söyleyince iki kişi, almadan ayrıldılar” dedi.

İhbarı değerlendiren Nizip Başsavcılığı’nın talimatı üzerine Nizip Emniyeti TEM Amirliği ekipleri, 30 Eylül 2015’te gübre bayisine giderek kamera kayıtlarından IŞİD şüphelisini tespit etti. İşyeri sahibi ile de konuşan polisler, buna ilişkin tutanak tuttu. Tutanağa göre, 30 Eylül akşam saatlerinde işyerine 27 Z plakalı beyaz renkli bir araç ile gelen bir erkek şahıs, 33 Nitrat ibareli gübreden iki ton alacağını söyledi. Araç kiralamaya giden şahıs, kısa bir süre sonra beyaz renkli Ford Transit marka kamyonet ile geri geldi ve 2 bin TL tutan gübrenin parasını işyeri sahibine teslim etti. İşyeri sahibi, bu satışı kayda girmek için şüphelinin kimliğini istediğinde şahıs üzerinde kimliğinin olmadığını ifade ederek işyerinden ayrıldı. Gelenlerin çiftçiye benzemediğini gören işyeri sahibi de durumdan şüphelenerek polise ihbarda bulundu.

Nizip Emniyet Müdürlüğü, gübre bayisinin kamera kayıtlarından yaptığı incelemede gelen şahıslardan birinin Yakup Şahin olduğunu tespit etti. Aracın Şahin’in kız kardeşine ait olduğunu belirledi. İhbarı yapan M.Ç. adlı kişinin de ifadesi 2 Ekim 2015’te Nizip Tem Amirliği’nde alındı.

Gaziantep Emniyet’i uyarıldı

Nizip Emniyet Müdürlüğü, bu durumu 2 Eylül 2015’te Gaziantep Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ve İstihbarat Büro Amirliği’ne yazı ile bildirdi. Yazıda, gerekli araştırmaların yapılması istendi.

Gübre almaya giden eskortluk yapmıştı

Gaziantep’te örgütlenen Yunus Durmaz liderliğindeki IŞİD hücresi, patlayıcı maddeleri başka bir yerden temin ettikten sonra Nizip’teki bir depoda sakladı. İki canlı bombayı Ankara’ya getiren aracın eskortluğunu da Emniyet’in kimliğini bildiği Yakup Şahin yapmıştı.

Dosyayı saklayan savcı kim?

Katliam davasında örgüt yöneticiliğinden 18 yıl hapis cezasına çarptırılan sanık Erman Ekici hakkında “insanlığa karşı suç ve 100 kişiyi öldürmek” suçlarından açılan davanın ilk duruşması da dün Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Suçlamaları kabul etmeyen ve kurban seçildiğini öne süren Ekici, “Ebu Talha kod adlı kişi ben değilim” iddiasında bulunurken, Suriye’de silahlı faaliyet yürüttüğü suçlamaları da kabul etmedi. Daha sonra müşteki avukatlarından Murat Kemal Gündüz, savcılığın 9 klasörlük delil dosyasını saklamasına tepki gösterdi. Klasörlerden çıkan belgelerden 10 Ekim katliamından 11 gün önce IŞİD üyelerinin saldırı hazırlığının tespit edildiğini vurgulayan Gündüz, “Buna karşın Gaziantep Emniyeti, üzerine düşen görevi yapmadı ve katliamı önlemedi. Katliama giden yolun önü kesilmemiştir. Kamu görevlileri, bu katliamın yaşanmasında birinci derecede sorumludur” dedi. Gündüz, belgeleri saklayan savcı hakkında da HSK’ye suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı.

Ayrıca Kontrol Et

ÇHD 50 Yaşında

1974 yılında kurulan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) 50. kuruluş yıldönümünü çeşitli etkinliklerle kutluyor