İTÜ işçilerinden kampüste eylem



İTÜ yemekhanesinde çalışan Tez Koop-İş üyesi işçiler 3 aydır devam eden ancak sonuca bağlanmayan toplu sözleşme görüşmeleri için taleplerini yineleyerek patron sendikası ve İTÜ yönetimini uyardı. Yemekhaneden rektörlük binası önüne yürüyen ve burada basın açıklaması yapan işçilere öğrenciler de destek verdi


İstanbul Teknik Üniversitesi’nde (İTÜ) Tez-Koop-İş’e üye olan yemekhane işçileri, toplu sözleşme görüşmelerinin 3 aydır sonuca bağlanamamasını protesto etmek için kampüs içinde eylem yaparak taleplerini yineledi.

Tez-Koop-İş’in çağrısıyla yemekhane önünde toplanan işçiler, buradan pankartları ve sloganlarıyla rektörlük binasının önüne yürüdü. Eyleme öğrenciler de katılarak destek verdi.

İTÜ’de işçilere esnek ve kuralsız çalışma dayatılıyor. Fazla mesai ücretleri yüzde 100’den yüzde 70’e, resmi tatil mesaileriyse 3’ten 2’ye düşürülmüş. Yeni bir teklifle hafta sonu çalışmanın önü açılmak isteniyor, kampüsler arası yer değişikliği patronun kararına bağlanmış. Haftalık 40 saat, günlük ise 8 saat olan çalışma süreleri ve dinlenme saatleri patron tarafından keyfi şekilde belirleniyor.

Haklar gasp edilmek isteniyor

Tez-Koop-İş Genel Örgütlenme Sekreteri Çağdaş Duyar tarafından okunan basın açıklamasında

Duyar, İTÜ rektörlüğünün örgütlü olduğu işveren sendikası Mahalli İdareler Kamu İşveren Sendikası (MİK-SEN) ile yürüttükleri toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin tıkandığından söz ederek, “TİS görüşmelerinin üzerinden 3 ay geçmesine rağmen hala anlaşma sağlanamamıştır. Sendikamız 100’e yakın üniversitede örgütlüdür ve toplu iş sözleşmesi imzalamaktadır. Sendikamızın aylar önce işverene iletmiş olduğu toplu iş sözleşmesi teklifine karşı MİK-SEN karşı teklif hazırlamış, kendi teklifini dayatma yaparak toplu pazarlık sürecinin sağlıklı bir biçimde ilerlemesini engellemektedir. MİK-SEN tarafından mevcut toplu iş sözleşmemizde yer alan işçi lehine hükümler geriye götürülmek istenmektedir” dedi.

İTÜ’ye eylem alanına çevireceğiz

MİK-SEN’in tekliflerinin kabul edilebilir bir yanının olmadığını söyleyen Duyar, 2023 yılı için imzalanan Kamu Çerçeve Protokolünü de hatırlatarak, “Hayat pahalılığının giderek arttığı, enflasyon oranlarının rekor seviyelere ulaştığı, elektrik, gıda, yakıt gibi yaşamsal önemdeki temel tüketim maddelerine ve hizmetlere her geçen gün yeni zamların eklendiği, çalışanların giderek daha fazla yoksullaştığı bir dönemde toplu iş sözleşmesi sürecinin uzaması çalışanlar arasında ciddi huzursuzluklara yol açmış, çalışma barışını ortadan kaldırmıştır. Daha fazla geciktirilmeden bir an önce işçilerin mağduriyeti giderilmelidir” dedi.

Ayrıca Kontrol Et

Düzensiz Göçmenler, Göç ve İltica Anlaşması’nın Onaylanması*

"Göç paktı”, Avrupa'ya düzensiz göçlerin sayısını azaltmaya yönelik. 2023'te, yaklaşık 380 bin kişi kaçak yollardan Avrupa sınırlarını geçti. Bu rakam bir milyondan fazla insanın geldiği 2015'teki Suriyeli mülteci krizinden bu yana en yüksek sayıyı oluşturuyor.